Nisan Yağmurları / Lisa Kleypas

29 Nis 2013



 Nisan Yağmurları / Lisa Kleypas


Sonunda Wallflowers Serisinin 4. kitabı Scandal in Spring'i de okumak nasip oldu. Darısı 5. kitabın başına inşallah !
Lisa Kleypas'ın öyle eşsiz bir kalemi var ki, hangi kitabı olursa olsun büyük bir keyifle okutuyor kendisini ama bu kitabı -özellikle de Sevgim Sana Ait'ten sonra- diğerlerine göre biraz daha durgun buldum.Aslında kitap çok güzel bir konuya sahip ve her zamanki Lisa Kleypas anlatımıyla tadından yenilemeyecek bir kitaptı. Fakat Sevgim Sana Ait o kadar etkiledi ki beni, sanırım ondan sonraki kitaplarda hep bi' Sebastian arama amacı içerisindeyim. Bu yüzden kitap çok güzel olmasına rağmen sürekli aklıma Sevgim Sana Ait geldi.
Lisa Kleypas'ın yalın kalemini seviyorum. Diğer yazarlar gibi bir sonraki kitabında önceki kitaplardaki karakterlerini öldürmüyor. Aksine her kitabında bir önceki karakterlere daha çok yer veriyor ve bu da Lisa'nın kaleminde beni mest eden yegane şeylerden birisi. Hele bir de özgün espirileri yok mu ?! Kadının gerçekten eşsiz bir kalemi var. İki senede bir çıkmayı hiç hak etmeyen bir yazar ama, kime anlatacaksın ki.


Bu yazar her kitabında bir önceki karakterlerine yer vererek az da olsa tekrar okuma hissimi bastırıyor ve özlemimi dindiriyor. Nisan Yağmurları'nda da önceki kitaplardan Marcus'u yoğun olarak görmek beni çok memnun etti. Tabi aralarda benim gözdem Sebastian'da yok değildi. Kısacası çok güzel bi' Lisa Kleypas klasiği daha okumuş olduk. Her ne kadar Matthew ve Daisy arasındaki aşkın daha elle tutulur olmasını istesem de bu haliyle de bir okuru mest etmeye yetiyor...


Amerika'nın New York şehrinden kalkıp da İngiltere'de kendilerine unvan sahibi asil birer koca bulmak için yollara düşen Bowman'ın kardeşlerden Daisy Bowman, tıpkı biz kitap kurtları gibi hem bir kitap kurdu hem de tam bir romantizm delisi. Ee, hal böyle olunca Londra'nın asil beyefendilerinden kimse Daisy'yle ilgilenmez. Bu durumda hırs delisi işkolik babasının sabrının sınırlarını zorlar ve kızımızı en "iş kolik" elemanı Matthew Swift'e vermeye karar verir. En azından Daisy elini çabuk tutup kendisine bir eş bulmazsa..
Ve Daisy babası gibi bir iş kolikle evlenmek istemediği için kendisine hemen bir eş bulma çalışmalarına başlar.Hatta işe tüm Süs Bitkileri'de katılır katılmasına ama Daisy'nin o asla evlenmem dediği Matthew'un nasıl birisi olduğunu keşfetmeye başlamasıyla tüm tabuları yıkıyor. Sonrası ise bir yığın eğlence ve dolu dolu 'aşk' ...
Matthew'un acı dolu geçmişine rağmen ilk gördüğü andan beri Daisy'nin hülyalı hallerine aşık olması ve yıllarca da bu aşkı içinde taşıması çok güzel işlenmiş. Kitap boyunca Daisy'den sürekli uzak durmak ve kendisini ona layık bulmadığı ve onu hak etmediği gibi saçma bir düşünceye inanmasına rağmen onu her şeyi üzerinde tuttu. Daisy ise, her zaman kendisi gibi bir romantik ararken aslında aradığı zıt kutuplarda olan ama aşkını en uçlarda yaşayan bir çıkınca kendisi bile buna inanamadı.
En güzel aşklar aslında zıt kutuplardan çıkıyor galiba. Okurken her kitapta bunu daha net anlıyorum. Keyifli okumalar.


My Rating:


Kitaptan sevdiğim diğer alıntı;





Wallflower Serisi|| Fanbar
Wallflower Serisi|| Fanbar

5 yorum:

  1. Ben artık tarihi romantik hiç okuyamıyorum :( ÜStelik bu kitabı da çok merak ediyorum ama elim gitmiyor :(

    YanıtlaSil
  2. Elimde ki 7493834 tane kitap var bitsin alacağım inşallah :D

    YanıtlaSil
  3. Biter biter, biz kitap kurduyuz biter ;))

    YanıtlaSil
  4. Ahh sabah sabah günümü aydınlattın ne diyeyim ki (: Ne severim bu seriyi nasıl severim kelimelere dökemiyorum :)



    Elcağızlarına sağlık :( Marcus benim Sebastian senin olsun annem (:

    Cidden canlanmaları gerekiyor (:


    Sanırım Wallflowers erkeklerine toplu bir "ı love bad boys" yapmam lazım anca (:

    YanıtlaSil
  5. Kuzu Lisa'nın kalemi kendine getirir. Al eline al :))

    YanıtlaSil

Yorumunuz için teşekkür ederim.

 
FREE BLOGGER TEMPLATE BY DESIGNER BLOGS