Yazar: Mehmet Ali Bulut
Yayınevi: Hayat Yayınları
Türü: Karakter Analizi, İlginç Bilgiler
El ve parmak yapılarımız ile yüz hatlarımız davranışlarımızı belirleyen genetik kodlar içerir. Bu genetik kodlama; kişinin iç hâllerinden, yeteneklerinden, hastalıklarından, başarılı ya da başarısız olabileceği girişimlerinden haberler verdiği gibi düşünce süreçlerini de belirler. Parmakların uzunluğu ya da kısalığı, avuç içindeki çizgiler, yükseltiler ve çukurlar hep bir şeylere işarettir. Mesela, bir meslekte çok başarılı olmuş insanların ellerinde belirgin ortak özellikler vardır. İnsan yüzünün sol kısmı o insanın gerçek kişiliğini yansıtır. Buna karşın sağ tarafı ise saklamaya çalıştığı diğer yüzünü gösterir.
Her insan;
-Kendi hayat yürüyüşünün nasıl olacağını,
-Hastalık ve sağlık durumu ile ilgili gelişmeleri,
-Evlilik hayatını ve sürecini,
-İnsan ilişkilerindeki potansiyelinin ne olduğunu merak eder.
El ve yüz çizgilerinden, tavır ve davranışlarından insanların kabiliyet ve kapasitelerini okuma sanatı olan ELFABE, insanın yüzündeki, avucundaki, cildindeki birtakım işaretlerden hareket ederek, hayatını doğru yönlendirmesi için ona yardımcı olmak amacıyla yazılmış bir kitap... Genetik potansiyelini keşfetmek isteyenlere kaynak niteliğinde bir eser...
Kitap arkadaşım, okuma kardeşim Melis (Kördüğüm Hayaller Blogu)'in bu sene farklı tatlar deneyelim baskıları sebebiyle, hiç okumadığım bir türde kitap olan Elfabe'yi beraber okumak için bir karar aldık.Birlikte hem okuduk, hem inceledik, hem de çok farklı şeyler öğrendik! Daha da ilginci, bütün bunları bir gecede yaptık!
Kitabı okuma kararı aldığımızdan beri, kitap bir köşede duruyordu; yıl sonu-yıl başı işleri derken, bir türlü elim okumaya gitmediği için Melis de beni beklemekten sıkılıp okumaya karar verince, daha fazla ertelememek adına, ben de ona eşlik edeyim dedim.Ve bu gece kitabı elimize almamızla bütün bir gecemiz, kitaptaki anlatılanları okuyup elimizi, yüzümüzü yeniden keşfedercesine bir macera yaşamamızla geçti.
Açıkçası, böyle değişik bir kitap beklemiyordum.Kitap beni şaşırttı. Ben, karakter analizi ve el çizgileri denilen o mantığa hiçbir zaman inan bir insan olmamıştım. Bu yüzden de kitabı okurken çok etkilenmeyi beklemiyordum. Bilakis, öylesine okur geçerim düşüncelerindeydim.
Amma velâkin, kitap ters etki yarattı. Sayfaları çevirdikçe, kendi ellerimi inceler, çizgilerin anlamlarını araştırır oldum. Çünkü Elfabe basit bir fal kitabı değildi. En azından benim düşündüğüm şekilde! Daha çok size elinizin bile bilmediğiniz bir dili olduğunu açıklayan bir kitaptı.
Hiç elinizdeki kesik bir çizginin, hayatınızda bir sekme yaratabileceğini düşündünüz mü daha önce? Ben inanmıyordum böyle şeylere. Fakat Mehmet Ali Bulut, Elfabe'nin yazarı öyle bir kitap derlemiş ki, inanmayı bırakın kendi elinizi, yüzünüzü, parmaklarınızı, her bir yanınızı inceleyerek kitabı okuyorsunuz.
Yani hayatınızda kaç kere elinize dönüp de hayat çizgilerim nasıl duruyor diye bakmışsınızdır ki? Bu tür bir şey, özel bir ilgi, alaka istiyor bence. Benim için tesadüfî bir şansla okuduğum bu kitap, kendi elim ve yüzüme bakış açımı çok fazla değiştirdi. Bütün bir gecemi elimdeki çizgileri, parmaklarımın uzunluğunu, Şahadet(işaret) parmağımın yüzük parmağımla denkliğini, ona olan meyilliliğini okudum durdum. Ki her satırda da dönüp dönüp -istem dışı bir şekilde- kendi parmaklarıma baktım sürekli.
Yani hayatınızda kaç kere elinize dönüp de hayat çizgilerim nasıl duruyor diye bakmışsınızdır ki? Bu tür bir şey, özel bir ilgi, alaka istiyor bence. Benim için tesadüfî bir şansla okuduğum bu kitap, kendi elim ve yüzüme bakış açımı çok fazla değiştirdi. Bütün bir gecemi elimdeki çizgileri, parmaklarımın uzunluğunu, Şahadet(işaret) parmağımın yüzük parmağımla denkliğini, ona olan meyilliliğini okudum durdum. Ki her satırda da dönüp dönüp -istem dışı bir şekilde- kendi parmaklarıma baktım sürekli.
Kendi kişiliğimi ve karakterimi parmaklarımın şekillerine göre yorumlayacağım hiç aklıma gelmezdi, fakat parmaklarımın kalınlığı, uzunluğu, kısalığı, tombikliği, kısacası her şeyi benim kişiliğimden birer parça taşıyorlarmış, bunu bu kitapla öğrendim.
Yazar, hatta bir yerinde ellerimizi yumurta ikizlerine benzeten bir betimleme kullanarak, aslında ne kadar benzeseler de, her ikisinin de kendine has bir farklılığı olduğunu anlatmıştı.Aynı dediği gibi, ellerimiz de çok farklılar. Âdeta iki farlı kutup gibi.
"Nasıl ki 'yumurta ikizi' denilen ve tıpatıp birbirine benzeyen ikizlerin simaları bile dikkatle incelendiğinde farklılıklar arz eder; aynı onun gibi insanların elleri de birbirinden farklıdır."
"El, başlı başına bir kitaptır. İçindeki bombelikler(dağlar), tepeler, çizgiler, renkler, tırnaklar, parmaklar, parmak uçlarının biçimi, aynı tip veya karma tipler oluşu.. "
Kendi elinizi bir kitap gibi düşündüğünüz kaç an olmuştur şu hayatta? Benim hiç olmadı açıkçası. Daha başında da söylediğim gibi, inanmam da böyle şeylere. Fakat Elfabe'yi okudukça, gerçekten de elimin bir kitap olduğunu düşünmeye başladım. Her çizgide bir anlam arıyor, sürekli farklı bir gözle bakıyorum ellerime. Bu da kitabın bana kazandırdığı en önemli şey de bu.Ellerim ve yüzüm için sadece bir organ diyemeyeceğim kadar şey okudum burada. Dahası bir el çizgisinin ne kadar farklı bir kişiliği temsil ettiğini bile gördüm.Farklı bir kitap oldu benim için. Hele ki seneye böyle başlamak daha da farklı oldu. Yeni yeni türler denemek gerekiyormuş. :))
www.kendimodaniz.com
YanıtlaSil