Orijinal Adı:Emma to Hakushaku
İngilizce Adı: Emma and the Earl
Türkçe Adı: Emma ve Kont
Cilt Sayısı: 2 Cilt
Bölüm Sayısı: 10 Bölüm
Türü: Historical, Tarihi Aşk, Tarihi Kurgu,Romantik
Yazar: Paula Marshall
Yazar: Paula Marshall
Manga-ka: Hara Cheiko
Statü: Tamamlanmış
Çeviri Durumu: Bilinmiyor.
Manga yorumu geçmeyeli o kadar uzun zaman oldu ki okuduğum mangalardan şüphe eder oldum. Artık bloguma eskisi kadar vakit ayıramıyorum ama okuma ve izleme hobilerim aynen devam ediyor. Dün gece biraz kafa dağıtmak için bir manga okuyayım dedim ve arşivimden Emma and the Earl(Emma ve Kont)'ü seçip okumaya başladım. Beni tanıyanlar tarihi aşk kurgularına olan sevdamı bilirler. Gerek kitap olsun gerek anime/manga her daim bir önceliği var tarihi aşkın bende. İşte Emma and the Earl de tarihi aşk mangası olunca tadından yenmedi tabii ki.Gerçi kısa keseceğim diye manga-ka biraz saçmalamış sonunda ama olsun. Sevdim. Türü yeter. XD
Kısaca mangadan bahsedecek olursam Emma(Emilia) Lincoln küçükken, yani daha balolara çıkacak yaşta bile değilken, katıldığı balolarda aşırı kiloları ve çirkin oluşu yüzünden hep dışlanan bir leydi. Babası çok zengin değil ama kendine göre soylular arasında bir sınıfı olan birisi. Lincoln isminin saygınlığını koruyacağı kadar bir yeri var diyelim.Neyse. Emilia katıldığı balolarda çevresindeki leydiler tarafında sürekli dışlana dışlana ezilmeye alışmış zavallım.
Son katıldığı balosunda da aynı şekilde arkasında konuşulurken o duymamaya ve babasının isteği üzerine o baloya katlanmaya çalışırken Chard ailesinin velihâtı Chard Kontu, Daminique Hasting ile tanışıyor. Yani daha doğrusu mürebbiyesi bizim Emilia'yı konta takdim ediyor. Kont ise düşündüğünüz gibi bizim kızdan kaçmıyor tabii ki. Aklınıza şişko kızdan kaçar gelmesin şimdi. Bilakis kızımızla öyle bir ilgileniyor ki diğer genç hanımların ağızları bir karış açık kalıyor efenim. Dahası da var tabii. Chard işi iyice ilerletiyor ve bizimkiler parkta yürüyüş yapmalar her baloda beraber takılmalar falan moduna giriyorlar ve bir akşam Chard Emilia'ya ertesi gün babasını özel bir sebeple rahatsız edeceğini bildiriyor. Tahmin ettiğiniz üzere bizim kız (görselde de görülüyor zaten) havalara falan uçuyor. Eve varıyor ama içi içine sığmıyor falan. Sonra aklına bir şey takılıyor ve kendisini
Kont Chard'ın evine atıyor. Vee hikâyemiz bu kısımda bambaşka bir boyut alıyor. Chard'ın arkadaşlarıyla konuşmalarına tanık olan Emilia aslında kendisine zengin bir varis arayan kontun yemi olduğunu öğreniyor. Bu acı gerçek kızımızı çok ama çok yıkıyor...
Aradan 10 yıl geçtikten sonra ise asıl konumuz cereyan etmeye başlıyor. Emilia bundan 8 yıl önce babasını kaybetmiş mürebbiyesinden başka da hiçbir şeyi, hiç kimsesi kalmamış bir halde kendisi de mürebbiyelik yapıyor. Geçinmek için ne yapsın garibim. Ama en ilginci şimdi başlıyor. Kızımız kendisine bulunan yeni öğrencinin Kont Chard'ın kızı olduğunu öğreniyor.
Tabii adamın kendisini tanımaması için de bir yöntem buluyor ve kendisini evdeki herkese Emma Lawrecn olarak tanıtıyor. Sevgili kontumuz evlenmiş bir de Laticia adında güzel mi güzel bir kızı var. Ama eşini kısa bir süre önce kaybetmiş. Kendisini işlere vermiş. Kızına bile zaman ayırmıyor. Neyse efendim adam eve uğramadığı için Emma gayet rahat bir şekilde Laticia ile ilgileniyor. Ta ki kontun geri döneceği tutana kadar..
Chard eve geliyor gelmesine ama 10 sene önce tanıdığı Emilia nerde karşısındaki güzel mi güzel, genç mi genç Emma nerde diyerekten kızımızı tanımıyor bile.Hatta ilk başta pek dikkat bile etmiyor. Tesadüf eseri dikkatini çekince de kendisini ona bakmaktan alamıyor.
Ama kontumuzun kendisine bir eş seçme niyetinde olduğunu hatta peşinde kıl kuyruk iki herif ve bir cadaloz getirdiğini de belirtmeden edemeyeceğim. Yanında getirdiği Leydi Clara ve onun ağabeysi çiftimizin canını çok sıkıyorlar.Bilhassa da ağabey müsvettesi! Çünkü adam Emma'ya ilk gördüğü an göz koyuyor hatta bir iki kez tecavüz etmeye kalkışıyor da bizim kont hızır misali son anda kurtarıyor falan. Tamam daha uzatmadan kısaca sonuna değiniyorum. Sonu çok saçmaydı ya! Emma, Chard'a kendisini verdikten sonra çekip gidiyor. Adamın metresi olmak istemiyor. Bir de öğreniyor ki babacığı kızına oldukça yüklü bir miras bırakmış. Kızımız bu mirasla kontcuğunun demiryolu projesine destekçi olarak adamın karşısına bu kez Emilia Lincoln olarak çıkıyor. Önce kavga ediyorlar sonra ölümle burun buruna geliyorlar ve nihayetinde yandaki sahne cereyan ediyor ve Chard, Emilia'ya, "Emma veya Emilia olman umrumda değil. Bir tek şeyden eminim, seni seviyorum." diyor ve nihayete eriyorlar.
*sonusaçmademiştimama*
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkür ederim.